Bugünlerde inşaat malzeme fiyatlarını duymayan kalmadı. Ama işin matematiği kısmı çoğu insan için hâlâ gizemli. “150 metrekareye kaç ton demir gider?” sorusu sadece bir matematik sorusu değil; aslında işin temelini, güvenliğini ve maliyetini belirleyen yanıtı barındırıyor. Kimileri eline kalem alıp hemen hesap makinesiyle denemeye giriyor, kimileri ise bu işleri yıllardır yapan ustalardan fikir alıyor. Ama net bir cevabı bulmak için birkaç teknik detaya bakmak şart. Çünkü yüzey alanı kadar, yapının ne olduğu, kaç katlı olduğu, kullanılan temel sistemi ve projenin lokasyonu da demir hesabını bambaşka yerlere sürüklüyor.
Demir Hesabı: Neye Göre, Nasıl Yapılır?
Demir hesabını tıkır tıkır yapmak o kadar da basit değil. Bina 150 metrekare diye her yapı aynı demiri kullanacak diye bir şey yok. Temel tipine, kolon-kiriş sistemine, betonarme mi yoksa prefabrik mi olduğuna göre işler değişiyor. Üstüne deprem bölgesi olup olmaması bile demir miktarını etkiliyor. Mesela İstanbul'da yapılan bir binanın statik hesaplarıyla, Ankara'nın düz ovada yükselen bir apartmanı arasında ciddi farklar var. Nedeni basit: Zemin farklı, deprem riski farklı, yük taşıma kapasitesi farklı.
Şantiyede en pratik yol, statik projeden çıkan demir metrajlarını baz almak. Ama herkesin statik projesi elinde olacak diye bir kural yok. Standartlardan bahsedecek olursak; tek katlı bir konut için metrekare başına yaklaşık 30-40 kg arası demir kullanılıyor. Çok katlıya çıktıkça miktar artıyor, 45-55 kg/metrekareyi bulabiliyor. Bunun üstü ise mühendisinizin size özel olarak çizeceği projeye göre değişir. Yani kabaca 150 metrekare çarpı 40 kilo deseniz, 6 tona yakın bir demir kullanımı hesaplanır ama bu asla kesin rakam değildir.
Bir de kullanılan demirin çapı, tipi önemli. İnşaat demiri genelde nervürlü olarak 8, 10, 12, 14, 16 mm çaplarında geliyor. Bu da metrajdaki tonajın dağılımını etkiler. Hangi çap en fazla kullanıldıysa, toplam ağırlık da ona göre değişir. Yapı tekniği çoğu zaman M3 beton başına düşen demir ağırlığı olarak da ölçülür. Temel, kolon, kiriş ve döşeme demiri ayrı ayrı hesaplanabilir. Hatta kolonlarda kesit büyüdükçe demir ağırlığı hızla artar.
Faydalı bir bilgi: Evinizin bodrumu ya da sığınağı varsa, bu bölümlere genellikle daha fazla demir döşeniyor. Güçlü temel şart, yoksa mimari ne kadar düzgün olursa olsun, zamanla çiziklerden çatlaklara kadar sürprizlerle karşılaşabilirsiniz.
Pratik Hesaplama Yöntemleri ve Maliyet Tüyo
İşin güzel yanı, internette ‘demir hesaplama tablosu’ adıyla onlarca kaynak bulmak mümkün. Ama bunlardan bazıları teorik, bazıları ise sahadan alınmış pratik değerler sunuyor. Peki en doğrusuna nasıl ulaşılır? İşin içinden çıkmak için şunu yapmak lazım: Öncelikle inşaatın tipini ve proje detayını bilmeden kimse size yüzde yüz isabetli bir tonaj veremez. En azından kabaca ortalama bir rakam söylemek gerekirse; klasik bir 150 metrekarelik tek katlı ev için 6 ila 7 ton arası bir demir hesabı işinizi görür. Çok katlı proje varsa, 8-10 tonu gözden çıkarmak gerekebilir.
Ustaların verdiği bir ipucu var: Evin neresinde ağırlık varsa, orada demir yoğunluğu fazla olur. Örneğin merdiven bölgesi, balkon köşe birleşimleri, perde duvarlar – buralar normal döşemeden daha fazla demir ister. Ve demiri “nasıl olsa fazla kullanırım, sorun olmaz” diye düşünmemek gerek. Kontrolsüz fazla demir, hem maliyeti artırır hem de statik dengeleri bozabilir.
Bütçeyi korumanın bir diğer yolu da, demir siparişi verirken borsayı takip etmek. Demir fiyatları Türkiye’de neredeyse dövizle yarışıyor, günlük dalgalanıyor. Özellikle kur artışlarında veya demir-çelik fabrikalarında grev, bakım gibi durumlarda ani sıçramalar olabiliyor. En ekonomik yol, şantiyenizde kullanılacak toplam ağırlığı önceden hesaplatıp, kilogram değil, tonaj bazında toplu sipariş vermek. Demiri zam gelmeden alıp depoda bekletmek de çoğu yapıcı için mantıklı bir hareket. Bu küçük hesap, işin sonunda ciddi tasarruf sağlıyor.
Bir başka pratik yöntem de, beton döküldükten sonra kalan fazla demiri tekrar değerlendirmek. Kimi zaman döşeme veya kolon kenarlarında kullanılabilecek parçalar atığa gitmek yerine ilerde yedek parça gibi iş görür.

Statik Proje ve Bölgesel Farklılıklar
Şimdi aklınızda “Her şeyi anlattın, net rakam ne?” sorusu kalabilir. Fakat hiçbir mühendis projeyi görmeden net bir tonaj söylemeye yanaşmaz. Çünkü statik hesap projenin DNA’sı gibidir; orada her kolonun taşıyacağı yük, kirişin açıklığı, temelin derinliği, döşemenin cinsi açık açık yazar. Bu hesaplamayı yapan kişiler inşaat mühendisleridir. Hesaplamada kullanılan yükler, genellikle TS 500 standartlarına uygun yapılır. TS 500'de metrekare başına kullanılacak demir miktarına dair ortalama değerler verilmiştir. Mesela bodrum ve temel betonu için segmentlere bağlı olarak 60-100 kg/m³ oranlarından söz ediliyor.
Evin yapılacağı şehir de önemli. Japonya’da yapılan binalar kadar iddialı olmasak da, Marmara veya Ege gibi aktif fay hatlarında bir projeye başlıyorsanız, standartlardan sapmak, minimuma kaçmak ileride ciddi baş ağrısı yapar. Bazı belediyeler, deprem riski yüksek olan yerlerde kolon ve temel ebatlarını daha büyük ister, haliyle demir tonajı da artar. Mühendisler genelde "az demirle çok iş" hayaline girmenin uzun vadede hayal kırıklığı yarattığına dikkat çekiyor. Çünkü Türkiye’de bina ömrü ortalama 50 yıl ise, bu 50 yılı güvenle geçirmek için işin hakkını vermek gerekiyor.
Statik proje çizdirirken neler talep etmeli? Kat adedi, mimari plan, zemin etüt raporu ve kullanım amacı (ev, depo, işyeri) belirtilmeli. Hesaplamada verilen demir metrekaresi ya da toplam tonu not alın. Eğer müteahhitten teklif aldıysanız, teklifin içinde demir hesabının net yazılı olup olmadığını sorun. Kimi zaman işin sonunda ekstra tonaj çıktı deyip ek ödeme isteyebiliyorlar, bunu önceden önlemek için baştan rakamı belirlemek akıllıca olur.
Bir ilginç anekdot: Yıllar önce yapılan blok apartmanlarda projeye uygunluk azdı. Şimdi ise yapı denetim sistemiyle her adım kontrol altında. Hangi kolona kaç kilo demir gitti, denetçiler tek tek takip ediyor. O yüzden işin “nasılsa gözden kaçar” bölümü pek kalmadı. İyi tarafı ise niteliksiz yapı stokunun azalması.
Demir Malzemesi Seçimi ve Kaliteden Taviz Vermemek
*Demir* işin temeli olunca, kalite kısmı asla göz ardı edilmemeli. Düşük kaliteli demir kullanımı sandığınızdan büyük risk doğurur. Dışarıdan bakınca hepsi gri, yuvarlak ve nervürlü gibi dursa da, aslında aralarında ciddi farklar var. Standart dışı, ikinci sınıf diye tabir edilen eski veya teneke karışımı demirler, binanın sağlamlığını riske sokar. Güvenli ve uzun ömürlü bir yapı için TSE belgeli, fabrikasyon nervürlü demir seçmek gerekiyor.
Alım yaparken ton bazında fiyat pazarlığı yapmanın yanında, malzemenin menşeilerine de dikkat etmek gerek. Büyük üreticilerden alınan demirler genellikle hem belgeyle hem de garantiyle satılıyor. Sadece ucuz olsun diye isimsiz üretici seçmek, birikmiş birikimi tek bir hamlede riske atmak anlamına geliyor. Hoş, bazı kişiler hurdacıdan çıkan demirleri bile kullanmaya kalkıyor ama günün sonunda bu, ne yapı denetimden geçer ne ruhsat alınırken işinizi kolaylaştırır.
Demir satın alırken ölçüleri mutlaka metre ve terazili tartarak kontrol edin. Çünkü zaman zaman “1 ton sipariş ettim, 950 kilo çıktı” gibi tatsız sürprizler yaşanabiliyor. Ayrıca, demirin sahaya gelişiyle, döşenmesi arasında geçen sürede kuru ve nemden uzak ortamda saklamak, paslanma riskini azaltır. Aldığınız malı kullanana kadar üzerinin mutlaka kapalı olmasında fayda var.
Bir de işin nakliye kısmı var. Demiri metreyle mi yoksa çubuk sayısı bazında mı teslim alacağınız önemli. Çubukla alırsanız, standart boy 12 metredir ve her çap başka ağırlık çeker. Mesela 12 mm çapındaki bir çubuğun 12 metrelik bir adetinde yaklaşık 8,95 kg ağırlık var. Kullanılan miktar arttıkça, toplam tonajı doğru hesaplamak hayati önem taşıyor.
Son olarak, her demir kesiminde ortaya çıkan fireyi hesaba katın. Projede çıkan toplam miktara genellikle yüzde 5 sapma payı eklenir. Çünkü bazı parçalar ölçüye uymaz, kesilir ve kalanlar kullanılmaz. Ama işin püf noktası, bu firelerin topluca birikebileceği ve ilerde başka kısımlarda kullanılabileceğini gözden kaçırmamak.
Demir işini detaylıca bilen bir usta ya da çelik yapı mühendisi, size şantiye başında veya sonunda cebinizi şaşırtacak tasarruf ipuçları da verebilir. Malzemede kaliteye, hesapta doğruluğa ve kontrollü tüketime dikkat ettiğinizde, 150 metrekareye kaç ton demir gider sorusunun yanıtı da daha az stresli, daha net oluyor.
- 150 metrekareye kaç ton demir gider
- demir hesabı
- inşaat demiri
- metrekareye demir miktarı
- yapı malzemesi